Yaşlılık döneminde yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması; sağlığın korunması, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi, yaşam süresinin ve kalitesinin artırılmasında önem taşımaktadır. Yanlış beslenme ve yaşam tarzı başta iskemik kalp hastalığı, serebrovasküler hastalıklar, diabetes mellitus, hipertansiyon, osteoporoz, romatizmal hastalıklar, konstipasyon, gastrointestinal sistem maligniteleri olmak üzere pek çok hastalığın sık rastlanan nedenidir.
Birinci basamak sağlık kurumlarında çalışan hekimler alacağı basit tedbirlerle yaşlıda gelişebilecek bu hastalıkları önleyebilecek ya da en azından geciktirebilecek ve ortaya çıkabilecek olumsuz etkileri hafifletebilecektir. Bu bağlamda izlenebilecek yollar aşağıdaki şekilde özetlenebilir:Hekim rutin yaşlı muayenesi sırasında ya da herhangi bir nedenle kendisine başvuran tüm yaşlıların beslenmesini ayrıntılı olarak sormalıdır (iştah durumu, öğün sayısı, beslenme alışkanlıkları, son 3-4 ay içinde vücut ağırlığında artış ya da azalma, günlük sıvı alım miktarı gibi). Her muayenede mutlaka boy ve vücut ağırlığı ölçümü yapmalı ve düzenli olarak kaydetmelidir.Beslenme ölçeklerini kullanarak beslenme durumunu tespit etmelidir. Ek kalori gereksinimi olan yaşlıları ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumuna yönlendirmeli, sonuçlarını takip etmelidir.Yaşlılara, varsa bakımında yardımcı olan ailelerine ve bakıcılarına, bakımevinde kalan yaşlılar içinde yaşlı bakımında görevli tüm personele beslenme ile ilgili eğitim vermelidir. Bu amaçla kolay anlaşılabilir broşür ve beslenme rehberleri hazırlamalı ya da temin etmelidir.Hekimler toplumsal bilgilendirme üzerinde de yoğunlaşmalıdır. Bunu yaparken TV, radyo programları, gazete ve dergi makaleleri ile hem görsel hem de yazılı medya olanaklarından faydalanmalı, çok sayıda ve çeşitli broşürler ve afişler hazırlatıp geniş halk kitlelerine ulaşmalıdır.Hekimler toplumsal projelerin planlanmasında öncü olmalı ve planlanan projelere katkıda bulunacak kurumlar arasında koordinasyonu sağlamalıdır.